Example: marketing

TARHN ÇA LARA AYRILMASINDA “ÜÇ”LÜ SSTEM VE …

TAR H N A LARA AYRILMASINDA L S STEM VE. AVRUPA MERKEZC TAR H KURGUSU. TRILOGY- ANCIENT AGE, MIDDLE AGE AND NEW AGE- IN THE DIVIDING HISTORY. INTO AGES AND THE EUROCENTRIC HISTORY CONSTRUCTION. Necmettin ALKAN*. zet Tarihin a lara ayr lmas nda m racaat edilen mevcut l sistem, tarih ilminin en nemli paradigmalar ndan veya n kabullerden biri olmu tur. Gerek akademik ve gerekse amat r tarih evreleri bu n kabullerinden hareket ederek tarih s reci Eski a , Orta a ve Yeni a eklinde d nemlere ay rmaktad rlar. Tarih alan ndaki meslek ihtisasla ma ve ilgili al malar da yine buna g re yap lmaktad r. Neredeyse insanl k tarihinin ortak bir paydas h line gelen bu l sistem, uzun bir zaman diliminde olu mu tur.

Uluslararası Sosyal Aratırmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume 2 / 9 Fall 2009 TARHN ÇA LARA AYRILMASINDA “ÜÇ”LÜ SSTEM VE ...

Tags:

  Sosyal

Information

Domain:

Source:

Link to this page:

Please notify us if you found a problem with this document:

Other abuse

Transcription of TARHN ÇA LARA AYRILMASINDA “ÜÇ”LÜ SSTEM VE …

1 TAR H N A LARA AYRILMASINDA L S STEM VE. AVRUPA MERKEZC TAR H KURGUSU. TRILOGY- ANCIENT AGE, MIDDLE AGE AND NEW AGE- IN THE DIVIDING HISTORY. INTO AGES AND THE EUROCENTRIC HISTORY CONSTRUCTION. Necmettin ALKAN*. zet Tarihin a lara ayr lmas nda m racaat edilen mevcut l sistem, tarih ilminin en nemli paradigmalar ndan veya n kabullerden biri olmu tur. Gerek akademik ve gerekse amat r tarih evreleri bu n kabullerinden hareket ederek tarih s reci Eski a , Orta a ve Yeni a eklinde d nemlere ay rmaktad rlar. Tarih alan ndaki meslek ihtisasla ma ve ilgili al malar da yine buna g re yap lmaktad r. Neredeyse insanl k tarihinin ortak bir paydas h line gelen bu l sistem, uzun bir zaman diliminde olu mu tur.

2 Katolik Kilisesi babas Aurelius Augustinus (354-430) Kit b- Mukaddes'i esas alarak tarih s reci ilk defa taksim etmi tir. Ard ndan gelen di er H ristiyan din adamlar bu gelene i devam ettirmi ler ve Hz. sa'y merkeze yerle tirerek Hz. sa ncesi ve sonras olarak bunu olgunla t rm lard r. Bu gelenek ve mirastan hareket eden, Alman teologu ve tarih isi Christoph Cellarius(1634-1707) bu sisteme son eklini vererek bug nk haline getirmi tir. l sistemin ortaya kmas nda etkili olanlar n tamam na yak n Katolik veya Protestan din adam d r. Bunlar sistemin i ini doldururken, tamamen H ristiyanl k dini ve Avrupa co rafyas yla alakal . olaylar tercih etmi lerdir. B ylece g n m ze kadar gelen Avrupa Merkezci Tarih kurgusunun en nemli ayaklar ndan biri ortaya km t r.

3 Din , b lgesel ve tamamen keyf olan bu tasar m, ba ta insanl k tarihi olmak zere H ristiyan Bat Avrupal olmayan milletlerin tarihleriyle hi rt memektedir. Ayn ekilde T rk ve sl m Tarihi'ni de kar layamamaktad r. Bu kal ba sokularak kurgulanmak istenen T rk- sl m Tarihi, bu ekilde s la t r lmakta ve deta fakirle tirilmektedir. Bundan dolay , T rk tarih ileri kendi tarih s re lerine uygun yeni bir a taksimini g ndeme alarak gerekli al malar yapmalar elzemdir. Anahtar Kelimeler: Tarihin a lara ayr lmas , Augustinus, Cellarius, H ristiyanl k, Avrupal , Avrupa Merkezcilik, D nya ve nsanl k Tarihi sl m, T rk Tarihi. Abstract Existing trilogy- Ancient Age, Middle Age and New Age- which is applied for dividing history into ages is one of the most significant paradigms or preassumptions of the science of history.

4 Both academic and amateur historians are dividing historical period into Ancient Age, Middle Age and New Age by starting from these preassumptions. Professional specializations in the field of history are being prepared according to this, too. The three system which became common part of the human history was constituted in a long period. Aurelius Augustinus (354-4309), the father of Catholic Church, divided historical period according to the Bible for the first time. Christian religious after him continued this tradition and matured this thought as before Christ and after Christ by centering on Jesus. German theologian and historian Christoph Cellarius (1634-1707) who started from this tradition and inheritance made the existing trilogy by giving the last form to it.

5 Almost everybody who was effective upon arising of the trilogy were Catholic and Protestant ecclesiastics. While these ecclesiastics were constituting the system, they preferred the event which were connected with Christian religion and the geography of Europe. Thus, one of the pillars of the construction of Eurocentric History which is present came into being. This scheme which is Clerical , Regional and Arbitrary is not relevant especially with the history of the human being and the history of the nations which are not Christian and from West Europe. It is not relevant with Turkish History and The History of Islam. The History of Turkish-Islam which is aimed by editing it in this form is made swallow and became poor in this way.

6 As a result of this, Turkish historians should work by putting on the agenda a novel dividing of ages relevant to their own history. Key Words: Dividing History into Ages, Augustinus, Cellarius, Christianity, Europe, Eurocentrism, World and Human History, Islam, Turkish History. Do . Dr., KT Fen-Edebiyat Fak ltesi Tarih B l m retim yesi/Trabzon. Uluslararas sosyal Ara t rmalar Dergisi The Journal of International Social Research Volume 2 / 9 Fall 2009. - 24 - I. Giri Hammaddesi insan olan tarih ilmi , insano lunun yap p-ettiklerini ve bunlarla alakal olarak ard nda b rakt klar n ara t rma alan olarak se mi tir. Bu mesle i icra eden tarih iler ise, al t klar.

7 Konuya g re, bir insan n veya belli bir insan gurubunun belli bir zamanda ve mek nda yapt klar . faaliyetleri/eylemleri bir metot er evesinde ara t rmaktad rlar. Bu ba lamda tarihin ara t rma alan na giren, bu eylemlerin ortaya kmas nda etkili olan ve bunlar n ara t r lmas nda zerinde durulan temel fakt r bulunmaktad r: Zaman , mek n ve insan . stinas z b t n tarih hadiseler, bu l n n bir araya gelmesiyle ger ekle mektedir. Bu l n n birle mesi ve bir araya gelmesinin neticesinde ortaya kan eylemler, genel anlamda ge mi anlam nda tarih olarak adland r lmakta olup, bunlar ayn zamanda bir bilim dal olan tarihim ara t rma alan na girmektedir. Bunlar aras nda zaman, ba lang tan-en son ge mi ana kadar cereyan eden tarih s reci ve tarih hadiselerin tamam n bir b t n h linde ku atmaktad r.

8 Nsan n yery z nde g r lmesiyle birlikte ba layan tarih s re , sebep-sonu ba lam nda birbirine ba l geli en olaylarla silsile h linde ak p gitmekte olup, yine insano lunun d nyay terk etmesiyle birlikte sona erecektir. B ylesine uzun bir s re te cereyan eden tarih hadiselerin tamam , ister sondan ba a do ru veya isterse ba tan sona do ru olsun fark etmez, sebep-sonu ba lam nda birbirlerine ba l say s z halkadan olu an devasa bir zinciri te kil etmektedir. Ba ka bir ifadeyle, kendi i inde ba ms z ve m nferit gibi g r nen her olay, asl nda bu muazzam b t n n bir par as n olu turmaktad r. Bir nceki olay n sonucu olarak ortaya kan g ncel bir geli me, bir sonrakinin nedeni olmaktad r.

9 Tarih . s re bu ekilde, t pk bir nehrin kendi yata nda akmas gibi, belli bir mecr da ak p gitmektedir. Bu olaylar, belli alanlara ve bak a lar na g re, mesela a rl kl olarak siyas , asker ve iktisad . tarih; milletlerin ve b lgelerin tarihi; din, bilim ve medeniyet tarihi; kad n ve ocuk tarihi gibi ok farkl . a lardan ele al nmaktad r. Sadece birka tanesi belirtilen bu alanlardaki tarih geli meler ilk etapta birbirinden ba ms zm gibi g r lebilir ve buna g re gerekli g r len ara t rmalar m nferit olarak yap labilir. Nitekim g n m z tarih ili i bu ekilde farkl alanlara do ru kaym ve al malar n ekserisi bu y nde yap lm olsa da, bunlar n hepsi insanl k tarihi dedi imiz b t n n birer par as veya izah.

10 Olmaktan te ba ka bir anlam ta mazlar. Bu ekilde yap lan b t n tarih al malar n yan yanan koydu umuzda, insano lu dedi imizi b y k bir ailenin muhte em tarihi veya kocaman resmi ortaya kmaktad r. Bunu, b y k bir arkl saatle k yaslamak gerekirse; saatin mekanik k sm n meydana getiren arklar, ilk etapta birbirlerinden ba ms zm gibi d nmektedir. Fakat ger ekte her ark n i leyi i kendisinin etraf nda bulunan di er arklar n d n n etkilemektedir. B ylece arklar n bu uyumlu ve birbirini tamamlar bir ekilde d nmesi, karma k gibi g r nen ve farkl par alardan olu an bir mekanizman n b t n h linde i lemesine neden olmaktad r. Bu ekilde ilgili saat i levini yerine getirmektedir.


Related search queries